BU İLACI KULLANMALI MIYIM?

       İnançlarımız doğrultusunda yaşamak için büyük gayret gösteririz sürekli değişen dünyada. Helale, harama, emire, yasağa, mekruha, caiz olana dikkat ederiz. İçinden çıkamadığımız durumlar da ise fetvalar ile hareket ederiz. Geçen hafta içinden çıkamadığım bir durum ile karşılaştım. Sizlerle bunu paylaşmak istedim. İstedim çünkü birçok kişinin böyle bir durumda fetvalara rağmen ikilemde kalıp, karar vermekte zorlandığını öğrendim araştırmalarım sonucunda.

       Rahatsızlığım sebebi ile gittiğim doktor bazı ilaçlar verdi. İlaçları aldığımda her zaman yaptığım gibi prospektüsünü okumaya başladım. İlaçlardan bir tanesinde hınzır hayvanının pankreas enziminin kullanıldığı yazıyordu. Hemen ilacın muadili var mı diye araştırmaya başladık. Eczanelere, tanıdık eczacılara sorduk. İlacın muadilinin olduğunu ama onun da yine hınzırın pankreas enziminden yapıldığını öğrendik. Bu sefer din adamalarına, dini bilgisine güvendiğimiz insanlara sormaya başladık. “Bu ilacı kullanırsam günaha girer miyim?” sorusu beynimi kemiriyordu. “Cevabı olmalı mutlaka.” Diye düşünüyordum. Bu konuda daha önce hocaların cevapladığı videoları dinledim. “Başka bir çare yoksa kullanılabilir.” Diyorlardı. Gerçekten başka çarem yok muydu? Tıbbı bilgim olmadığı için bu sorunun cevabını bilmem mümkün değil. Kızım da din bilgisine güvendiği öğretmenine sordu durumu. Öğretmeni, bu konuda araştırma yapmış olan eczacı bir arkadaşına yönlendirdi bizi. Sağ olsun edindiği bilgileri bizimle paylaştı eczacı beyefendi. Defalarca karşılaşmış aynı sorunla. İlaç firmalarıyla görüşmeler yapmış. Bu ilacın sığırın pankreas enziminden yapılma ihtimali olup olmadığını sormuş. Sığır pankreas enziminden de yapılabileceğini ancak ilacı yapan ilaç firmasının yabancı olmasından dolayı böyle bir hassasiyete sahip olmadığı cevabını almış. Görüştüğü hekimler ise ilaçların muadili olmadığı için mecburen reçetelere yazdıklarını dile getirmişler. Konuşmasının devamında, “Şimdi iyi yine prospektüslerde eskiden hangi hayvandan kullanıldığı net bir şekilde yazılmıyordu.” dedi. Bu daha da vahim, çok şükür ki artık yazılıyor da ne kullandığımızı görebiliyoruz.

       Araştırmamıza rağmen sorunuma net bir çözüm bulamadık. Randevu tarihi gelene kadar ilacı kullanmamaya, başka bir çarem olup olmadığını doktora sormaya karar verdim. Ama başıma gelenler sorular bıraktı beynimde. Ülkemizde yerli sermayeye sahip ilaç firmaları var. Ve ülkemizin yüzde sekseni Müslüman. İlaç ise helal hayvan pankreas enziminden üretilebilecek yapıda. Bütün bunlara rağmen, hınzırın pankreas enziminden üretilen ilaca mahkûm olmamız düşündürücü… Yetkili mercilerin haberdar olmadığı düşüncesiyle, hassasiyetimizi dile getirebilmek adına, E Devlette Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi, Sağlık Bakanlığı sayfasından istekler bölümüne durumu yazıp ilacın resimlerini gönderdik. Sağlık Bakanlığına sevk edildiğine dair cevap geldi. Umarım daha çok insan aynı istekte bulunur ve bu sorun kısa zamanda çözüme ulaşır.

       İnançlarımızın doğurduğu hassasiyetler ile tedavi arasında tercih yapmak zorunda kalmak, sadece benim değil toplumda birçok kişinin başına gelebilir. Bu düşünceyle sizlerle paylaşmak istedim yaşadığımızı. Sorunun düzeltilmesi, çalışmalar yapılması adına başvurulabilecek yerlere yazmak bir nebze içimizi rahatlatsa da asıl olan farkındalık oluşturabilmektir. Bir arkadaş, “İyi ki prospektüsü okumuşsun. Ya okumasaydın haberin olmadan kullanacaktın o ilacı. Ve iyi ki bana öyle bir ilaç vermemişler çünkü benim ilaçların içindekileri okumak gibi bir alışkanlığım yok.” dedi. Bu sözler de işin başka bir boyutunu gözler önüne seriyor aslında.

       Asıl mücadele sağlığımızı korumak adına olmalıdır elbette. Lakin zincirleme sebepler dahilinde bozulan sağlığımızı geri kazanmak hiç kolay değil. Tedavilerde kullanılan ilaçların, inançlarımızın hassasiyetine ters düşecek maddeler içermesi ise bizi dikkatli olmaya çağırıyor. “Sağlığımı geri kazanayım derken günaha girer miyim?” sorusuna cevap bulamamak, bulduğu cevaplardan tatmin olamamak, tedaviyi reddetmeye kadar sürüklüyor insanı. Umarım kısa zamanda inanç hassasiyetine uygun, hınzır yerine helal hayvanların kullanıldığı ilaçlar üretilmeye başlanır güzel ülkemizde.  Sağlıkla kalın.

Saygılar, Sevgiler.