İhracatçı yaşama savaşı veriyor!

Dilovası Makine İhtisas OSB ve İMES OSB’de üretim yapan, Dünya kompresör sektörünün altıncı büyük şirketi olan Dalgakıran Yönetim Kurulu Başkanı aynı zamandaTürkiye Makina Federasyonu (MAKFED) Başkanı Adnan Dalgakıran, sosyal medya hesabında yaptığı paylaşımda önemli konulara deyindi. “Paradan para kazananlar, kayıtdışı, ithalatçılar ve global rekabetin dışındaki işletmeler kötü durumda değil.” Diyen Dalgakıran, zorlanan sanayicilerin şirketlerini satma riskiyle karşı karşıya olduğunu belirtirken , atmaca gibi bekleyen yabancıların bu şirketleri ucuza kapatma riskinin  çok yüksek olduğunu belirtti.

BALANS AYARLARIMIZ BOZULMUŞ DURUMDA

Sık sık sosyal medya hesaplarından uyarılarda bulunup sanayicilerin ve ihracatçıların sıkıntılarını dile getiren Dalgakıran, son paylaşımında da “Balans ayarlarımız bozulmuş durumda, paradan para kazananlar, kayıtdışı, ithalatçılar ve global rekabetin dışındaki işletmeler sanıldığı gibi kötü durumda değiller dünya ile çarpışmak zorunda olan ve ülkeye döviz getiren en önemli topluluk olan ihracatçılar yaşama savaşı veriyor” dedi. Son üç yılda sanayinin işçilik ve genel gider harcamalarının 2.5 -3 kat arttığını, faizin bel büktüğünü vurgulayan Dalgakıran’la konuştum. Kayıt dışının yüzde 40’lara yükseldiğine dikkat çeken Dalgakıran, şöyle devam etti:

BÖYLE BİR ORTAMDA YATIRIM OLUR MU?

“Sanayi üç yıldır büyümüyor. Global rekabette olmayanlar için sorun yok. Hizmet ve servis sektörü artan maliyetlerini fiyatlara yansıtabiliyorlar. Örneğin gıdada… Sanayide enflasyon yüzden 35, hizmetler ve servis sektöründe yüzde 65-70. Ama global rekabete açık sanayici hem içerde hem dışarıda rekabet gücünü ciddi oranda kaybetti. Oysa Türkiye için önemli olan ihracatçıdır. Şu anda ihracatçı zararına da olsa mal veriyor. Çünkü onlarca yılda yer edindiği pazarını mal vermediği anda kaybedecek. Dolayısıyla pazarını korumaya çalışıyor. Öte yandan cebinde dövizi olan TL’ye çevirip faize verse ve bir yıl sonra tekrar dövize dönse döviz bazında yüzde 30-35 kazanıyor. İthalatçı , üretenin çok çok üzerinde kar ediyor, bu durum sanayi yatırımlarını durdurur. Böyle bir ortamda yatırım olur mu? Zaten yatırım teşvikleri hızla düşüyor. Verimliliğe odaklanın diyorlar. Verimlilik için ciddi yatırım gerekiyor. Sanayici hangi kredi ve hangi faizle yatırım yapacak? Daha doğrusu yüzde 40 faizle nasıl yapacak? Bunu mu yapmalı, parasını döviz bazında yüzde 35 büyütmeli mi?”

SANAYİCİ DE ÇALIŞAN DA MUTLU DEĞİL

Öte yandan çalışanların da ücretlerin yetersizliğinden şikayet ettiğine dikkat çeken Adnan Dalgakıran, “Ücretler döviz bazında tarihin en yüksek seviyesinde ancak döviz bazında da alım gücü ciddi bir şekilde düştü. Yani bizdeki döviz enflasyonu da paranın menşei olan ülkelerden çok daha fazla. Hem global rekabetin içerisinde olan sanayici hem de vasıfsız ücretli kesim mevcut durumda sıkıntılı. Bu durumun Türkiye ekonomisi için sürdürülebilir olup olmadığı hamasetten uzak hesap kitap bilenlerle tartışılmalı. Para politikaları elbette çok önemli ama reel sektörün içinde olmadığı bir stratejinin başarıya ulaşma şansı olmaz” diye konuştu.

YABANCILAR ATMACA GİBİ BEKLİYOR

Adnan Dalgakıran, Türk şirketleri açısından bu yılın zor geçeceğine de değinerek şu uyarıda bulundu:

“Böylesine sıkıntılı bir ortamda sanayiciler zorlanınca şirketlerini satmaya çalışacak. Ve atmaca gibi bekleyen yabancıların bu şirketleri ucuza kapatma riski çok yüksek. Özellikle global çalışan sanayiciler için bu risk var 2025’te.”