Anasayfa > EkonomiGenel  >  Farplas’ta sürdürülebilir bir gelecek için, Yeşil Dönüşüm Yolculuğunun Hikayesi

Farplas’ta sürdürülebilir bir gelecek için, Yeşil Dönüşüm Yolculuğunun Hikayesi


TOSB’da otomotiv sektöründe sürdürülebilirliği ön planda tutarak, geleceği şekillendirme vizyonu ile yenilikçi üretim süreçleri ve çevre dostu ürünlerle desteklenen Farplas’ın yürüttüğü sürdürülebilirlik projeleri, karbon ayak izinin azaltılmasından enerji verimliliğine, yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımından atık yönetimine kadar geniş bir yelpazeyi kapsayan çalışmalarını Farplas CEO’su ve İcra Kurulu Başkanı Emin Ataç’la konuştuk.


Ataç, AB destekli bu projelerin, Farplas’ın sürdürülebilirlik alanındaki en iyi uygulamaları benimseme ve global çapta işbirlikleri kurma fırsatı yaratırken aynı zamanda, çevre dostu üretim süreçlerini ve ürünlerini daha da geliştirerek, otomotiv endüstrisindeki yeniliklerin yanı sıra, tüketici davranışlarının ve beklentilerinin değişimini yansıtarak, daha temiz, daha yeşil ve daha sürdürülebilir bir geleceğe doğru önemli bir adım oluşturduğunu belirtti.

■ Farplas için sürdürülebilirlik yaklaşımını kısaca anlatır mısınız?

Farplas olarak, otomotiv sektöründe sürdürülebilirliği ön planda tutarak, geleceği şekillendirme vizyonu ile hareket ediyoruz. Bu vizyon, yenilikçi üretim süreçleri ve çevre dostu ürünlerle destekleniyor. Farplas’ın yürüttüğü sürdürülebilirlik projeleri, karbon ayak izinin azaltılmasından enerji verimliliğine, yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımından atık yönetimine kadar geniş bir yelpazeyi kapsamaktadır. Bu projeler, hem şirketin operasyonel mükemmelliğine katkı sağlıyor hem de gezegenimizin korunmasına yönelik önemli adımlar atılmasına olanak sağlamaktadır. Plastik atıkların yeniden değerlendirilmesine yönelik yenilikçi geri dönüşüm ya da nano teknoloji içeren ileri dönüşüm süreçlerinden, enerji verimliliği ve yapay zeka uygulamalarının üretim süreçlerine entegrasyonuna, elektrikli ve hidrojen yakıtlı araçlar için geliştirilen depolama ve batarya teknolojilerine kadar, Farplas’ın dahil olduğu birçok proje, şirketin çevresel sürdürülebilirliğe olan bağlılığını uluslararası düzeyde tanıtmakta ve fayda yaratmaktadır.

■ Yeşil dönüşüm adı altında atılan adımları nasıl değerlendiriyorsunuz? Yeşil Mutabakat’ın Otomotiv
yan sanayiyi nasıl etkileyeceğini düşünüyorsunuz?

Yeşil Mutabakat yayımlandığı tarihten itibaren hem kamunun hem de özel sektörün gündeminde olan bir konu. Ticaret Bakanlığı tarafından yayımlanan Yeşil Mutabakat Eylem Planı, Enerji Bakanlığının Eylem Planları ve İhtisas Çalışma Gruplarının eylemleri çok önemli adımlar. Çevresel, sosyal ve yönetişime yönelik sürdürülebilirlik kriterleri ticaretin yeni standardı haline geldi. Otomotiv sektörünün sürdürülebilirlik hedefleri ve tedarik zincirlerinden beklentileri yeşil dönüşüm için daha somut eylemler atılmasını sağlamaya başladı. Farplas olarak yeni eylem planlarına tam uyum konusunda kararlıyız.

■ Sürdürülebilirlik kavramının temelinde hangi hedefleri belirlediniz? Çalışmalarınızı nasıl
yürütüyorsunuz?

Sürdürülebilirlik kavramı tüm faaliyetlerimizi, tüm iş süreç ve operasyonlarımızı kapsamaktadır. Sürdürülebilirlik kavramının uygulamaları olan çevresel, sosyal ve yönetim alanlarında belirlediğimiz çalışmalarımızı, Birleşmiş Milletler’ in belirlediği Sürdürülebilir Kalkınma hedefleri doğrultusunda sürdürmeyi hedefliyoruz. Bu kapsamda 2021 yılından beri UN Global Compact imzacı üyesiyiz. Türkiye’nin Paris Anlaşması’nı imzalaması ve 2053 yılı karbon nötr hedefinin belirlenmesi ile Sürdürülebilirlik şirketimiz için ana politika ve stratejimiz noktasına gelmiştir. Şirketimizin 2050 yılı karbon nötr hedefine ulaşmak için sürdürülebilirlik çalışmalarımızı ürün sürdürülebilirliği ve kurumsal sürdürülebilirlik olmak üzere iki ana başlık altında değerlendiriyoruz. Kurumsal ve ürün bazlı çevresel etkileri hesaplama çalışmalarımız özellikle Arge çalışmalarımıza yön veriyor. Bu kapsamda ürünün tasarım aşamasında LCA çalışmalarının yapılması, üretimi yapılacak ürünün çevresel etkilerinin belirlenmesi ve alternatif tasarımlar için araştırmaların yapılmasında önemli rol oynuyor. Çevresel etkiyi azaltmada hammadde ve enerji tüketimlerinin azaltılması, düşük emisyonlu hammadde ve enerji kaynaklarının kullanılması, üretim esnasında oluşan emisyon ve atıkların azaltılması, çalışanlarımızın bilinçlendirilmesi faaliyetlerini yürütüyoruz. Enerji tüketiminin azaltılması çalışmalarının yanında yenilenebilir enerji kullanımı için GES ve RES fizibilite değerlendirmelerimizi hızlandırdık.

■ Farplas’ta İnovasyon ve Ar-Ge çalışmalarından bahseder misiniz? Ne tür Ar-Ge çalışmaları
yapılıyor?

“MULTICYCLE” projemiz, plastiklerin daha sürdürülebilir bir şekilde geri dönüştürülmesine odaklanıyor. Bu proje, özellikle çok katmanlı ambalajlar ve otomotiv sektöründe kullanılan karmaşık malzemeler gibi zorlu atıkların işlenmesi üzerine yoğunlaşıyor. CreaSolv®️ gibi yenilikçi işlemler sayesinde, bu malzemelerin etkili bir şekilde ayrıştırılması ve yeniden kullanılması mümkün hale geliyor. Bu sayede, atıkların değerli kaynaklara dönüştürülmesiyle plastiklerin döngüsel ekonomisine önemli bir katkı sağlanıyor.
Ocak 2021’de başladığımız, Avrupa Topluluğu Projesi “REVOLUTION’’ ile, elektrikli araçların menzilini genişletmek ve araçların ömrü sonunda malzemelerin geri kazanımını artırmak için geri dönüştürülmüş plastikler ve hafif malzemelerin kullanılmasını sağlanacak. Farplas bu projede, sürdürülebilir malzeme kullanımını teşvik ederek ve elektrikli araçlara yönelik destekleyici teknolojiler geliştirerek öncü bir rol üstleniyor. Tofaş ve birçok uluslararası partnerimizle birlikte otomotiv plastik enjeksiyonunu; Avrupa Komisyonu’nun, yakın gelecekteki döngüsel ekonomiyle ilişkili geri dönüşmüş malzeme kullanım kurallarına hazırlamayı hedefliyoruz. Amaçlanan model başarılı olursa, elektrikli araçlarda %20 hafiflemeyi, geri dönüşümlü parçalarla sağlayacağız. Enjeksiyon kalıplama ve 3D baskı gibi farklı imalat süreçlerinde kullanılabilecek yeni malzemelerin araştırılmasını hedeflediğimiz “VITAL” projesi ile petrokimyasal kaynaklı geleneksel malzemelerin yerini alabilecek, biyo-tabanlı sürdürülebilir alternatiflerin geliştirilmesine yönelik çalışmalar yapıyoruz. Otomotiv, elektronik ve denizcilik sektörlerinden ortaklarla birlikte yürütülen bu çalışma, daha yeşil ve sürdürülebilir üretim yöntemlerinin önünü açmaktadır. Yeni başlayan ZEvRA projemiz, elektrikli araçların (EV) tüm yaşam döngüsünde, baştan sona sürdürülebilirliği artırmaya yönelik heyecan verici bir proje. Avrupa Birliği’nin 2035 yılına kadar sıfır karbon emisyonu hedefi doğrultusunda, bu proje elektrikli araçların üretiminden kullanımına ve yaşamının sonuna kadar döngüselliği iyileştirmeyi amaçlıyor. Nasıl mı? Döngüsellik için Tasarım (DfC) metodolojisi ve bütüncül bir döngüsellik değerlendirmesi geliştirerek. Yani kısacası, elektrikli araçların nasıl daha çevre dostu hale getirilebileceğine dair kapsamlı bir plan sunuyor. Projeye dahil olan dijital araçlar sayesinde, bu yenilikçi çözümlerin üretimi, araç bileşenlerinin sanal olarak bir araya getirilmesi ve malzemelerin izlenebilirliği gibi süreçler destekleniyor. Yani, her bir malzemenin nereden geldiği, nasıl kullanıldığı ve sonunda nasıl geri dönüştürüleceği konusunda tam bir şeffaflık sağlanacak.

■ Hazır sözü açılmışkan, Sabancı Üniversitesi ile beraber çalıştığınız, üretimde çığır açacak
projeniz ile ilgili bilgi verir misiniz?

Farplas olarak ağırlık hafifletme alanında birçok müşteri ve ARGE projesi yaptık, bu konuda lider teknolojilere sahibiz. Bunlardan akademik iş birlikleri ile başlatılmış ulusal ve uluslara arası projelerde olgunlaştırılmış ve müşteri validasyon sürecinde başarılı olmuş Sabancı Üniversitesi le beraber çalıştığımız Nanografen katkılı termoplastiklerle hafifletilmiş parçalar en dikkat çeken konulardan bir tanesi. Hafif araç tasarımı, yakıt verimliliğini ve araç performansını iyileştirirken çevresel etkileri azaltmanın temel taşlarından biridir. Bu noktada, grafen, araç ağırlığını daha da azaltma ve mekanik ile termal özellikleri iyileştirme potansiyeli yüksek bir çözüm olarak öne çıkıyor. Mekanik, termal ve elektriksel özelliklerinin benzersiz birleşimiyle grafen, otomotiv endüstrisinde kullanım için büyük bir potansiyele sahip. Atık lastiklerin pirolizi ile elde edilen geri dönüştürülmüş karbon siyahından, geri dönüşüm ve yükseltme teknolojisi kullanılarak grafen nanoplateletleri (GNP) ile %10 ağırlık azaltımı sağlanan otomotiv parçaları üretmek mümkün. Bu projeler ve benzerlerinin Türk otomotiv endüstrisinin karbon ve ekolojik ayak izinin azalmasına katkıda bulunacağına inanıyorum.

■ Otomotiv endüstrisinde, döngüsel ekonomiye dair neler oluyor, gelecekte bizleri neler bekliyor?

Çevresel sorumluluk, beraberinde birçok zor hedefi de getiriyor. Otomotiv endüstrisi bu zorlu hedeflere ulaşmak için döngüsel ekonominin koşullarını yerine getirerek, çevresel sorunlara çözüm getirilebilir. Aslında günümüzde, otomotiv üreticileri; motor ve vites kutusu gibi bazı parçaları yenileyerek kaynak verimliliğini sağlamaya başladı. Bu çalışmaların toplam atığı %70 azalttığı; enerji, kimyasal ve su tüketiminde ciddi verimlilik sağladığı kanıtlandı. Özellikle metal parçalardaki yenileme hareketi, polimerik üretimler için de ilham kaynağı oldu. Otomotiv endüstrisi, kullanılmış parçaları yeniden üretime dahil etmeye ek olarak farklı yöntemlerle de döngüsel ekonomiye katkı sağlayabilir. Örneğin uzun ömürlü araçlar üretebilir, malzeme ve komponent seviyesindeki gelecek rollerini hesaba katarak parçaları tasarlayabilir. Avrupa Komisyonu’nun endüstri için hedeflerini takip eden otomotiv ana sanayisi; atık yönetiminde başarılı, geri dönüşümlü ürünleriyle bu süreçlerin verimini artıran tedarikçilere yönelecektir. Ayrıca dijitalleşmenin, tedarik zinciri ve üretim süreçlerine başarılı şekilde entegre edilmesi; döngüsel iş modellerinde verimliliğe önemli katkı sağlayacaktır.

■ Sürdürülebilirliğin sosyal boyutunu nasıl değerlendiriyorsunuz?

Sürdürülebilirliği bütünsel olarak değerlendiriyor, yasal uyum ve sosyal uygunlukları şirket operasyonlarımızda gözetiyoruz. Cinsiyet, ırk, dil, din, siyasi fikir, engellilik, yaş veya cinsel yönelim dahil olmak üzere belirli özelliklerinden bağımsız olarak kişilere ya da gruplara eşit davranmaya ve çocuk işçi çalıştırmada yasalara uyuma dikkat ediyoruz. 2021 yılında bu yana Birleşmiş Milletler (UNWOMEN) Kadının Güçlenmesi İlkelerinin imzacısıyız ve organizasyonumuzun her kademesinde cinsiyet eşitliğine büyük önem veriyoruz. Bu eşitliğin sadece işe alımda fırsat eşitliği ile sınırlı kalmamasına; sosyal haklar, eğitim-gelişim ve terfi gibi alanlarda da olması hedefimizi büyük bağlılıkla uyguluyoruz. Türkiye genelinde kadın istihdam oranı yüzde 29,3 seviyelerinde iken, Farplas olarak %32 kadın istihdam oranımız ile kadın çalışanlarımızı hayatını her alanında destekliyoruz.

■ Bireysel olarak hayatınıza sürdürülebilirliği nasıl dahil ediyorsunuz?

Evrenimiz maalesef ki alarm durumunda. Bu nedenle hepimizin sürdürülebilirlik bilinci yüksek şekilde hareket etmemizin zorunlu olduğunu düşünüyorum. Dünyamıza ve ülkemize duyduğum sorumluluk bilincim kapsamında; ben de hayatımda su ve enerji gibi doğal kaynakları verimli kullanmaya özen gösteriyorum. Enerji verimliliği yüksek olan elektrikli ekipmanları kullanıyorum. Suyu gereksiz harcamamaya özen gösteriyorum. Sürdürebilirlik projelerimizden Revolution ve Vital için 2023 yazında proje partnerlerimiz dönem toplantılarını gerçekleştirmek üzere Farplas’ı ziyaret ettiler, Tofaş ve Arçelik ile beraber ev sahipliği yaptık.

■ Farplas’ın inovasyon merkezi FarkLabs ile ilgili neler söylemek istersiniz?


Farplas olarak ekosistemimizi genişletmek adına firmamızın İnovasyon Merkezi olarak kurulan ve bugün bağımsız bir kurum olarak bir çok Sanayi Grubuna da hizmet veren Fark Labs’ten servis almaya devam ediyor, bu minvalde gerek geleceğimize yön verecek inovatif yatırımlarımızı belirleyip olgunlaştırırken, sektörün 2030 ve sonrası için gerekliliklerini takip, tespit ve analiz etmeleri ile de firmamızın geleceğe hazırlanma konusunda stratejilerini olgunlaştırıyoruz.


Sıradaki Habere Kaydır