RAMAZAN AYI COŞKUSU VE İFTAR SOFRASI BEREKETİ

Ramazan ayı, bereketiyle, manevi atmosferiyle ve toplumsal birlikteliğiyle her yıl gönüllerimizi coşturuyor. Oruç tutmanın sabrını, iftar sofralarının bereketini, sahurun huzurunu ve teravihin huşusunu hep birlikte yaşıyoruz. Bu kutsal ayda, paylaşmanın ve yardımlaşmanın önemi bir kez daha gözler önüne seriliyor.

Kocaeli siyasetinin duayen isimlerinden, eski Orman Bakanı Osman Pepe’nin Başiskele’de düzenlediği iftar programına katılma fırsatım oldu. Bu anlamlı davette, Türkiye’nin ilk Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Sn. Nihat Ergün ve birçok eski siyasetçi de yer aldı. Oğlum Ahmet Emirhan ile birlikte, yıllardır tanıdığım vefalı dostlarla hasret giderme şansı bulduk. Gebze Gazetesi olarak iftar programını canlı yayınlayarak, bu manevi buluşmayı daha geniş kitlelere ulaştırmanın mutluluğunu yaşadık.

İftar Sofraları: Paylaşımın ve Bereketin Sembolü

Ramazan ayının en güzel geleneklerinden biri, iftar sofralarıdır. Birlikte açılan oruçlar, edilen dualar, paylaşılan lokmalar, bu sofraları sadece bir yemek masası olmaktan çıkarıp manevi bir buluşmaya dönüştürür. Oruç, insana sabrı, açın halinden anlamayı ve nefsini terbiye etmeyi öğretirken; iftar sofraları, paylaşmanın, dayanışmanın ve kardeşliğin en güzel örneğini sergiler.

Ancak son yıllarda iftar sofralarının asıl ruhundan uzaklaşarak, bir gösteriş aracı haline dönüştüğünü üzülerek görüyoruz. 40-50 çeşit yemekle donatılan lüks sofralar, dinimizin özüne ve iftarın anlamına ters düşmektedir. Oysa bizlere öğretilen, sade bir sofrada, fakir ve muhtaçlarla birlikte iftar yapmanın ne kadar değerli olduğudur. Kur’an-ı Kerim’de de belirtildiği gibi: “Yiyin, için, fakat israf etmeyin. Çünkü Allah israf edenleri sevmez.” (Araf Suresi, 31. Ayet).

Birçok resmi kurum ve belediyelerin düzenlediği iftar organizasyonlarında savurganlık yapılması, gösterişli sofraların kurulması, ne yazık ki hem dinimizin hem de toplumsal değerlerimizin ruhuna aykırıdır. Oysa iftar sofralarında asıl olması gereken, ihtiyacı olanların gözetilmesi ve israfın önlenmesidir.

Gösterişli İftarlar Yerine, Fakirlerin Sofrası Düşünülmeli

Ramazan ayında milyonlarca lira harcanarak düzenlenen iftar yemeklerinde, fakirler için ne kadar harcama yapıldığı sorusu akıllara gelmelidir. Bir dilim ekmeğe muhtaç insanlar varken, abartılı sofralar kurmak ne kadar doğrudur? Gebze’de binlerce fakir ailenin yardım beklediği bir dönemde, bu tür gösterişli iftarlara harcanan paraların daha doğru alanlara yönlendirilmesi gerekmektedir.

Kaymakamlık bünyesinde faaliyet gösteren Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’nda, her gün yüzlerce fakir insanın yardım talebinde bulunduğunu biliyoruz. Devletin kapısını aşındıran bu yoksul insanlar varken, lüks iftar sofralarına milyonlarca lira harcamak, dini ve ahlaki değerlerimizle örtüşmemektedir. Ramazan ayı, lüks sofralar kurmak için değil, fakirleri gözetmek ve paylaşmanın en güzel örneğini sergilemek için bir fırsattır.

Ramazan Ayında Sağlık ve Şifa

Oruç, sadece manevi bir ibadet değil, aynı zamanda fiziksel sağlık için de birçok fayda sunmaktadır. Diyabet ve şeker hastalığı gibi kronik rahatsızlıkları olan bazı dostlardan edindiğim bilgilere göre, Ramazan ayında oruç tuttuklarında sağlıklarının daha iyiye gittiğini gözlemlemişler. Oruç sayesinde vücut dinleniyor, sindirim sistemi rahatlıyor ve bağışıklık sistemi güçleniyor.

Bu nedenle oruç, sadece ibadet olarak değil, bedenin arınması ve yenilenmesi açısından da büyük bir fırsattır. Ancak sağlıklı bir şekilde oruç tutabilmek için dengeli beslenmeye, israf etmeden doğal ve ölçülü gıdalar tüketmeye dikkat edilmelidir.

Kadir Gecesi’nin Önemi

Ramazan ayının manevi doruk noktalarından biri olan Kadir Gecesi, bin aydan daha hayırlı olarak kabul edilir. Kur’an-ı Kerim’in indirilmeye başlandığı bu mübarek gece, tüm İslam âlemi için büyük bir anlam taşır.

Peygamber Efendimiz (s.a.v) şöyle buyuruyor:

“Kim inanarak ve sevabını Allah’tan umarak Kadir Gecesi’ni ihya ederse, geçmiş günahları bağışlanır.” (Buhari, Kadir, 1)

Kadir Gecesi, bizlere dua etmek, ibadet etmek ve tövbe etmek için büyük bir fırsat sunmaktadır. Kur’an-ı Kerim’i okuyarak, anlamaya çalışarak ve hayatımıza rehber edinerek bu mübarek geceyi en iyi şekilde değerlendirmeliyiz.

Kadir Gecesi, aynı zamanda Ramazan ayına veda anlamına da gelir. Bu yüzden son günlerini yaşadığımız bu mübarek ayda, kalan vakitlerimizi en iyi şekilde değerlendirmeli, Allah’a daha yakın olabilmek için bol bol ibadet etmeliyiz.

Sonuç ve Temenniler

Ramazan ayı, bizlere paylaşmayı, sabrı, yardımlaşmayı ve israf etmemeyi öğretir. İftar sofralarının asıl amacı, ihtiyaç sahiplerini gözetmek, toplumsal dayanışmayı güçlendirmek ve manevi huzuru yakalamaktır. Lüks ve israfa kaçan iftar sofralarından uzak durmalı, Ramazan ayının gerçek ruhunu yaşamalıyız.

Bu mübarek ayda, dualarımızı eksik etmeyelim. Kadir Gecesi hürmetine, ülkemiz ve tüm İslam âlemi için barış, huzur ve sağlık dileyelim. Rabbim, tuttuğumuz oruçları kabul etsin, dualarımızı işitsin ve bizleri her türlü kötülükten muhafaza eylesin.

Tüm okurlarımın Ramazan Bayramı’nı şimdiden kutluyor, hayırlı ve bereketli bir bayram geçirmelerini diliyorum. Bayramda sevdiklerimizle, fakir ve muhtaçları da gözeterek, birlik ve beraberlik içinde olalım.

Ramazan-ı Şerif’in bereketi üzerinizde olsun!