Anasayfa > Köşe Yazıları  >  BİR SEN VARSIN, SENDEN BAŞKA KİMSE YOK

BİR SEN VARSIN, SENDEN BAŞKA KİMSE YOK



Senin lütfun var ki aleme yeter,
Bir sen varsın senden başka kimse yok.
Ne ocağım yanar ne duman tüter,
Bir sen varsın, senden başka kimse yok.Bu garip bedenimin mayası senden,
Ruhumun edebi hayası senden,
Karanlık gecemin ziyası senden,
Bir sen varsın, senden başka kimse yok.

Yusuf’um ayrıldım kendi ilimden,
Dere feryat eder gözüm selinden,
Gönder birisini tutsun elimden,
Bir sen varsın, senden başka kimse yok.[1]

Bugün kıymetli hocamız Hacer Alioğlu Yakuti’ nin bir şiiri ile huzurlarınıza geldik. Hikâyesi olan bir şiir. İşlediği suçtan dolayı zor duruma düşen yetim bir gencin pişmanlığı sonucunda Rabbine niyazıdır bu dörtlükler. Ne güzel demiş Yakuti Hocamız “Bir sen varasın, senden başka kimse yok.”

Yaratandan başka kimsesinin olmadığını, en iyi zor zamanlarında anlar insan. İyi ve güzel günlerinde yanından hiç ayrılmayanlar birden yok oluverirler. Öyle hızlı yok olurlar ki onları sihirli bir değnek bir anda yok etti sanılır. Zor zamanlarında etrafında tutunacak bir dal bulamayan insanlar, zorlukları atlatmaya çalışırken güçlenirler. Zorluklar geçtiğinde onlara baktığımızda karşımızda duran koca bir çınardır artık.

Zorluklar esnasında büyüyen o koca çınarın, toprağı da suyu da güneşi de itikat olur. İnsanın Rabbine olan inancı en çok zor zamanlarda kuvvetlenir. Bazen zulme uğrayan insanların duruşlarına hayran kalırız. Duruşları öyle vakur öyle güçlüdür ki güvendikleri yeri merak ederiz. Onların güvendikleri tek yer Rableridir. Güçleri Rablerine olan güvenden gelir. Çünkü muzlum ile Allah arasında hiçbir perde yoktur. Peygamber Efendimiz (s.a.v.) bir Hadis-i Şeriflerinde “Mazlumun bedduasından sakın. Çünkü onunla Allah arasında perde yoktur.”[2] buyurmuştur. Mazlum ne dua ederse Allah kabul eder. Kullar yalnız bıraksa dahi Allah kendine niyaz eden kulunu yalnız bırakmaz.

“Bir sen varsın, senden başka kimse yok.” diyerek sabreder insan. Yanında Allah’tan başka kimsenin olmadığını zerrelerine kadar hisseden insanın sözleridir bunlar. Rabbine niyazla sabreden, sabrının karşılığının olduğunu bilir. Sabrının karşılığının yüce kitapta geçtiğini bilir. Allah Bakara Suresinde “Ant olsun ki sizi biraz korku ve açlıkla, bir de mallar, canlar ve ürünlerden eksilterek deneriz. Sabredenleri müjdele.”[3] buyurmuştur. Zor zamanlar yaşayanların sabrının kaynağıdır ayette geçen “Müjdele” kelimesi. Ve bir sonraki ayetle tanımlar Allah sabredenleri, “Onlar; başlarına bir musibet gelince, ‘Biz şüphesiz her şeyimizle Allah’a aitiz ve şüphesiz O’na döneceğiz.’ derler.”[4] Ayette tanımlanmak kadar şerefli bir hâl olabilir mi?

Buradan anlıyoruz ki Allah sabır ettikçe şereflendirmektedir kullarını. Zor zamanlarda yıkılmayanlar, isyana düşmeyenler kazanmaktadır. Yalnız kalmak ve kaybetmek korkusuna kapılmadan sadece Allah’a sığınanlar kazanmaktadır. Kula minnet etmeden, el etek öpmeden, Rabbine sığınarak sabredenler kazanmaktadır. Hem dünyada hem ahirette kazanmaktadır. Dünya, ahiretin tarlası değil miydi zaten?

Konu zor günler, itikat ve sabır olunca rahmetli Nazik Muhtar geldi aklıma. Nazik Muhtar benim anneannemdir. Eşi hunharca, evlatlarının gözlerinin önünde öldürüldükten sonra verdiği mücadelede sergilediği itikat ve sabır geldi aklıma. Yaşadığı onca zorluğa rağmen hiç kimseye minnet etmeden mücadelesine devam edişi… Bir kez bile isyan etmeyişi… Evlatlarına yaşama sevinci oluşu geldi aklıma… Hâlâ örnektik onun itikadı, sabrı, vakur ve güçlü duruşu bize. İşte o Nazik Muhtar’ın son anlarında öyle güzel bir gül kokusu yayıldı ki bulunduğu odaya. O kokuyu duyanlar hayretlere daldı. Anladık ki Nazik Muhtar’ın dünyada verdiği mücadele, gösterdiği sabır ve itikat ahiretini de kazandırmış ona.

Zor günlere katlanmak zordur… Çok zordur… Hiçbir imtihan küçümsenemez ancak bazılarının imtihanı daha da zordur. Dağına göre duman misali… O zor imtihana maruz kalanların, girdikleri cendereden daha bir güçlenerek çıkmasının kaynağı “Bir sen varsın, senden başka kimse yok.” yok diyerek Allah’a sığınmaktır. Allah’ı yalnızlığında bulmaktır. Allah’ı bulan hep kazanır. Hem dünyayı hem ahireti…

Hem dünyayı hem ahireti kazanabilmek dileğiyle.

Saygılar, Sevgiler.


[1] Bir Gün Sahibini Bulur, Hacer Alioğlu Yakuti, Sayfa 125, SS Yayınları.

[2] Müslim, îmân, 29.

[3] Bakara Suresi, 155. Ayet.

[4] Bakara Suresi, 156. Ayet


Sıradaki Habere Kaydır