Anasayfa > Köşe Yazıları  >  İYİLİĞİN MUHTEŞEM LEZZETİ

İYİLİĞİN MUHTEŞEM LEZZETİ



Hayaller ile güzelleşir ömür. Hayaller ile güzelleşir dünya. Kimileri hayal kurar hayatını güzelleştirir. Kimileri hayal kurar nice hayatları güzelleştirir. Hayatları güzelleştirmenin lezzeti yaşamlarının vazgeçilmez gayesi olur. O gaye hayatlarının sönmez iyilik meşalesine dönüşüverir. O meşale ile yeni meşaleler yakmak, yeni insanlara iyiliğin lezzetini sunmak gibidir.
Evet iyilik çok lezzetlidir. İyiliğin muhteşem bir tadı vardır. Gönülden dile akseden bir tat… İyiliğin muhteşem lezzetini tadanları hemen tanırsınız. Onların gözlerinde başka bir ışıltı vardır. Yüzlerinde başka bir huzur. Tebessümlerinde, mutlu ettikleri insanların gülüşleri saklıdır. Onlarla uzun uzun konuşmak istersiniz.
Bugün size iyiliğin muhteşem lezzetini tadan, çevresindekilere o muhteşem lezzeti sunan birinden bahsetmek istiyorum. İl il gezip çocukları mutlu eden birinden… Çocukların mutlu olmak için neye ihtiyaçları olduğunu bin bir emekle tespit eden ve yine bin bir emekle tespit ettiği ihtiyaçları mutlu olmaya can atan çocuklara ulaştıran birinden…
O güzel insanın hayallerinden, anlattıklarından, mutlu ettiği çocuklardan çok etkilendim. Bu güzelliği sizlerle paylaşmazsam olmazdı. Güzelliklerin anlatıldıkça çoğalacağına yürekten inanıyorum. Güzel insanların ve güzelliklerin çoğalması için karşılaştığım her güzelliği kaleme almaktan vazgeçmeyeceğim. Çünkü görüyorum ki kötünün ve kötülüğün anlatıcısı çok. Biz iyiyi ve güzeli anlatalım… İyilik ve güzellik çoğalsın dünyada…
Muş’tan Hakkari’ye, Van’dan Siirt’e, Bitlis’ten Diyarbakır’a, Hatay’dan Mardin’e birçok ilde mutlu etmiş minicik yürekleri. Mutluluklarına şahit oldukça yeni iyiliklerle daha çok çocuğu mutlu etmek istemiş. Çocukların ihtiyaçlarını tespit ediyor, demiştik. “Bazı çocukların soğuktan koruyan monta, bota ihtiyacı var… Bazılarının kitaba… Bazılarının gezip görmeye… İhtiyaç ne ise onu gidermeye çalışıyorum.” Dedi. Ben sordukça duygulanarak anlatıyordu yüreklerine girdiği çocukların sevinçlerini. Konuşmamızın bir bölümünde gözleri dolarak bir video gösterdi. Videoyu seyredip de duygulanmamak imkânsızdı.
Video, yeni bir bot giymenin heyecanını yaşayan bir çocuğa aitti. Video bir sınıfta çekilmişti. Verilen yeni botu giyip sırasına oturan çocuk, botunun tabanını eli ile temizliyordu. Yeni botunun kirlenmesine kıyamıyordu çocuk. Eli ile temizliyordu botunun yere değen tabanını… Siz hiç botunuzun tabanını minicik ellerinizle temizlediniz mi? Ya da sizin çocuğunuz giydiği yeni bir botu hayran hayran seyretti mi? Sizin çocuğunuz yeni bir bot için hiç bu kadar mutlu oldu mu?
Bir programda şöyle bir söz duymuştum. “Artık yokluğun, yokluğunu çekiyoruz. Yani artık ‘yok’ diye bir şey yok.” diyordu. Bu güzel hanımefendi yokluğun var olduğu yerlerde yokluk çeken çocuklara ulaşmayı başarmış… Yokluğun yok olduğu yerlerden, yokluğun can yaktığı beldelere, köylere yardımlar götürerek çocukların tebessümlerinde olmayı başarmış… Bir çocuğu sevindirebilmekten daha büyük başarı var mıdır bilemiyorum. Yüzlerce çocuğu sevindirebildiği için Emine Kavakçı Hanımefendiyi yürekten kutluyorum.
Emine Hanım ile muhabbet ederken derinden etkilendiği bir olayı sordum. Anlattığında ben de çok etkilendim. Kırk beş çocuk için bir gezi düzenlemiş. Gezide mahsun mahsun duran bir çocuğa, mutlu olup olmadığını sormuş. Çocuk, mutluyum çok mutluyum ama bu güzellikleri ailem göremeyeceği için üzgünüm, dediğinde çok etkilenmiş. Kendisinin nimetlendiği bir güzellikten ailesi mahrum olduğu için üzülmüş çocuk…
Emine Hanım, mutlu ettiği çocukların derslere konu olacak konuşmalarını anlattıkça hüzünlendim. O anlattıkça hayatlarının içine ‘marka takıntısı’ gibi arsız bir kelimeyi alan, yokluğun yok olduğu yerlerdeki çocuklar ve gençler geldi aklıma. Emine Hanım anlattıkça, yokluğun can yaktığı yerlerdeki çocukların samimi mutluluğa erişebildiklerini gördüm. Yokluğun yok olduğu yerlerdeki çocukların sonsuz isteklerin arsız tuzaklarından kurtulamadıklarını, yalancı mutlulukları tutsak olduklarını anladım…
İnsanlar vardır, mutlu ettikçe mutlu olan. Emine Hanım o insanlardan biri. Dilerim çocukları mutlu eden insanlar çok yaşar ve dilerim sayıları çoğalır. Çünkü dünyayı iyilik kurtaracak ve iyiler var oldukça iyilik yaşayacak…
Saygılar, sevgiler.


Sıradaki Habere Kaydır