ZAMANIN AKSİYON İNSANI, ANNE…
Kainattaki her şey hareket hâlindedir. Sürekli hareket hâlinde… Atomun çekirdeğinden galaksilere kadar ne varsa hepsi hareket hâlindedir. Durduğu sanılan bir taş dahi içinde hareket barındır. Miskin, yerinden kalkmayan bir insan da hareket hâlindedir. Kişinin miskinliğine rağmen işleyip duran bir kalbi, muazzam çalışan organları, damarlarında akıp duran kanı vardır. Hareketsizlik imkânsızdır. Hareketi duranın yaşamı son bulmuş demektir. Aslında sonsuzluğa gitmek de hareket dahilindedir.
Hareketin var olması yaşamın temel kanunudur. Hareket, görevini her daim yapmaktadır. Peki insan için hareketi anlamlı kılan nedir? İnsan için hareketi anlamlı kılan düşüncedir, ruhtur, manadır, gayedir. İçinde düşünce, mana ve gaye taşımayan her hareket, döngüdeki zorunlu mevcudiyetini korumanın ötesine geçemez.
Hareket, Fransızca karşılığı olan “Aksiyon” kelimesini getirir akla. Sözlükte aksiyonun anlamlarındandır hareket. Ancak aksiyon, sadece hareket demek değildir. Türk Dil Kurumu, Türkçe sözlüğünde aksiyonun anlamlarından birisi, “İnsan etkinliğinin veya iradesinin açığa çıkması.” olarak tanımlanmıştır. Aksiyon; harekete düşünce, mana, ruh, gaye katmaktır. Hareketi anlamlı hâle getirmektir. Üstat Necip Fazıl Kısakürek, “Yapıcı, doğurucu, meydana getirici, icat edici fikir olmadan aksiyon olmaz.”[1] demiştir. Üstadın bu sözünden yola çıkarak diyebiliriz ki; Aksiyon, iyi ve etkin sonuçlar verecek bir eylem ya da içtimai faydayı ilke edinen bir ideal için harekete geçmektir. Bu demek oluyor ki Yıkıcı ve yok edici fikirlerle harekete geçmek aksiyon değildir.
Harekete anlam katmak aksiyonsa ve aksiyonun temel düşüncesi, yapıcı ve meydana getirici fikirler ise insan önce kendisi için aksiyonu gerçekleştirmelidir. Her insanın içinde aksiyon potansiyeli vardır. Türk Dil Kurumu Türkçe Sözlüğünde aksiyon potansiyeli, “Etkinleşebilir gizli güç.” olarak tanımlanmıştır. Her insanda etkin ve yapıcı aksiyon için harekete geçmeye hazır gizli bir güç vardır. İnsan o gizli gücü açığa çıkarmalı içten dışa doğru aksiyonu gerçekleştirmelidir.
İnsanın gerçekleştireceği en önemli aksiyon kendini aramaktır. Kendini aramak ve bulmaktır. Kim olduğunu, hangi köklerin dalı olduğunu, kültürünün temellerini, tarihinin ayrıntılarını, kültürünün ve tarihinin hangi ilkelerle varlığını sürdürdüğünü aramak ve bulmak… Kendini bulan insan aksiyondan vazgeçemeyecektir. Her daim düşünce ve mana için harekete geçecektir.
Kendini bulan insanın bundan sonraki aksiyonu, kendini kaybedenlere bulmaları için öncü olmaktır. Bu şekilde içtimai yapıda kendini bulan ve bilen insanlar artacaktır. Bu, düşünce ve mana bütünlüğünü muhafaza edecek aksiyon insanlarının artması demektir.
Aksiyon insanı olmak için kitleleri etkileyecek büyük girişimlerde bulmaya gerek yoktur. Aksiyon insanı olmak için etkin ve yapıcı yönde harekete geçmek yeterlidir. Dün haberlerde Sayın Cumhurbaşkanımızın bir konuşması yayınlandı. Konuşmasında, “Türkiye nüfusunun artış hızı, kritik seviyenin altına düşmüştür.” dedi. Bu, Türkiye nüfusunun yenilenmesinin, imkânsıza doğru gitmesi demektir. Türkiye nüfusunun artış hızının artması için etkin ve yapıcı her çalışma bir aksiyondur. Çünkü devletlerin en büyük gücü nüfusudur. Bugün çocuk yetiştiren bir anne en etkin aksiyon insanıdır.
Çocukluğumdan hatırlıyorum, aile planlaması için nasıl canla başla çalışıldığını. O gün yapılan çalışmalar bugünü yıkmak içindi belki de. Aksiyon insanı, en az yıkıcı gücün azmettiği kadar azmetmelidir. En az onun kadar etkin çalışmalar yapmalıdır. Elbette ki devlet bu konuda yapılması gerekenleri yapacaktır. Ancak sosyal yapımızın temeli olan aileye atılan bombalar vardır. En tehlikelisi ve iğrenci “Cinsiyetsizlik!” bombasıdır.
Cinsiyetsizlik bombası ile aile bitirilmeye çalışılmaktadır. Aile biterse kendini bilen nüfus biter. Kendini bilen nüfus biterse devlet biter! Kendini bilen nüfus; ahlaki, sosyal ve kültürel yönden güçlü bir nüfus demektir. Kendini bilen nüfus ailede yetişir. Aileyi ayakta tutan en önemli etken annedir. O zaman zamanın en etkin aksiyon insanı, kendini bilen evlatlar yetiştiren annedir. Zamanın aksiyon insanı anne…
O hâlde çalışmalar, zamanın aksiyon insanı anneyi güçlendirecek yönde olmalıdır.
Saygılar, sevgiler.
[1] Necip Fazıl Kısakürek, İman ve Aksiyon, Büyük Doğu Yayınları, 2022, Sayfa 11.